24 Aralık 2008 Çarşamba

21 Aralık 2008 Pazar

20 Aralık 2008 Cumartesi

mağrur

"sultanın elini öptüysen artık ayağını öpmek doğru değildir" yazıyordu mesnevide. başını dikleştirdiğinde gururlanmak anlamına gelmeyen tek duruş olsa gerek bu.

14 Aralık 2008 Pazar

döşemecinin kedisi

bazen yüzümü asıverip, astığımı da farketmeyip yeni evden minibüs caddesine doğru yürürken, o döşemecideki çirkin şişko siyah kedinin mutlululuğunu görüp rahatlıyorum. kumaşsız kanepeler, süngerler, ipler ve kumaşların arasında çok süslü maviş bocuklu karman çorman bilezikten bozma tasması ile hep vitrinde, kâh yalanıyor, kâh kurumlanıyor. çok çalışkan döşemecinin eli hiç boş değil, o da orda hep. döşemeci kapalı olduğunda da sadık bir vitrin aksesuarı.

13 Aralık 2008 Cumartesi

ıslı ıslak

çenemden boğazıma doğru bir sızlama var ilk seyrettiğimden beri. bir film insana bunu yapmalı mı; yani çenesine bir yumruk indirmeli mi? plak gibi mi çıtırdamalı insanın içi? bu etkilenme filmin başarısını mı gösterir? tekrar "sanat ne içindir" sorusuna döndüm bir kaç gündür. araya ankara girdi, bir filmi aratmayacak hayat detayları filan. sonra bu kırmızı dekora döndüm; pek birşey anlamadım yaşadıklarımdan şimdilik.

http://www.ıssızadam.com/