24 Temmuz 2008 Perşembe

5 dakkada 55

yazdan mıdır, iletişimsizlikten midir, imam-cemaat ilişkisinden midir, müthiş yavaşladı yaz okulu. ve zor şartların yaratıcılığıyla bir egzersiz daha yaptık tıkanıp, 25 dakikada 5er dakikadan 5er eskiz, total 55... doğru yönlendirme ve teknikle birdenbire kendi sınırlarını aşabildiklerini ve şaşırabildiklerini görmek hocalık denen mesleğin en (tek) güzel tarafı galiba... bir de istemsizce aşağı yukarı -anladım anlamında- baş sallamaları. sahne insanının alkışına denk düşüyor diyebilirim rahatlıkla. şimdi de cep telefonlarını eğip bükeceğiz aşağıda. ağzını yüzünü dağıtacağız, yaşasın...

galiba inşaat halindeki yeni evimin verdiği ilham bu... hayatım için de bir devrim; saçma sapan bir ayakkabının sarısını mı pembesini mi alayım diye karar veremezken, salonla mutfak arasına pencere açtırmak, balkonu yıktırmak, wcnin kapısının yönünü değiştirmek ve annemden öğrendiğim gömme dolap sevgisini kalbime gömüp, gömüldükleri yerden söküp atmak...

7 yorum:

Jilfeym dedi ki...

Huma, benim mesleğimde hiç böyle bir tatmin yok...özendim valla..:(

Evren dedi ki...

Humacim, bayagi bir insaat yaratmissin kendine...Gommedolaplarin yerinde ne olacak?

hicbirsey dedi ki...

hortlak dolap.. :)

mtbagli dedi ki...

üç sene kadar önce, annemin "ya ben ya dolaplar" ültimatomuyla evimde kalmasina mecburen razi oldugum dolaplarin ne kadar da önemli olduklarini anladim. anneler dolap sever! ve galiba haklilar... ben gömmedolap da severim. keske annemin ültimatomuna konu olan dolaplar, gömme olsaydi...

hicbirsey dedi ki...

dolap annedir. taşır, saklar.

Evren dedi ki...

benim dolaplarım vardı...dolarlarım değil...yanlış anladınız...

hicbirsey dedi ki...

gömme dolar: yani define...
evren güzel haberlerden haberdarım...