23 Eylül 2007 Pazar

amerika'nın keşfi

1. "made in turkey" kayısı kuruları
2. fruit mist tangerine lime şekersiz gazoz, 0% juice, sıcak içilse bile gazlı diye bir serinlik hissi veriyor
3. metra; iki katlı tren, ekspres direk clinton caddesine gidiyor 10 dakikada. üstüne üstlük daha ucuz olmasına rağmen aypodlu ve leptoplu beyazların medeni medeni oturup vakitlerini değerlendirdikleri bir suburb ulaşımı şahikası, leş ve yavaş cta trenine bin basar.
4. jerusalem cafe: felafel var, pita denen lavaş ekmeği var, kebob ve türk kahvesi de var ama içmedim, iftarda çorbamı geciktirdiler diye kılım.
5. belli bir hızla downtowna yürürsen tempolu tempolu, kırmızıya yakalanmıyorsun geyiği doğru...
6. "istanbul" dediğinde, neresi olduğunu bilmediği gibi, sen dedikten sonra bile "istanbul" demeyi beceremeyen zenci teyze...
7. zenciler için ne söylemeliyim bilmiyorum; ırkçı mırkçı demezseniz; "insani, ya da hadi hayvani, hadi o da değil beşeri fonksiyonların en üst düzeyde yaşandığı bünyelerin enerjik coşkusu" diye özetleyebilir miyim?

2 yorum:

Evren dedi ki...

zenci diyince aklima hep, istanbul'da vapur iskelesinde kapilarin acilmasini baygin gozlerle, elinde cantasi ve gevsetilmis kravatiyla bekleyen yorgun zenci geliyor.

Ha birde sokagimizin basindaki birlesmis milletlerin onunde kuyruk olan, geceleri kaldirimda uyuyan zenciler var. sokagimizin basinda hergun turlu dramlar yasaniyor ama ben onlari sadece alisveristen donerken farkediyorum.

hicbirsey dedi ki...

aa öyle türk ortadireği zenciler mi var, levent kırcaya filan çıkacak gibi... fileleri de var mı?